Neden ‘ARKHE’ ?
Antik felsefe geleneği için bilgiyi aramak, tartışmak, yorumlamak bütünsel bir eylemdi. Antik felsefenin kurucularına baktığımızda politikadan tıbba, sanattan mühendisliğe, botanikten sanata tüm alanlar bir bütün olarak felsefenin kapsamındaydı. Bu dönemde felsefe bilgiyi sevme güdüsüyle, dünyayı bir bütün olarak tanıyıp algılamaya odaklıydı. Ancak insan merkezli dünyanın inşası ve Aydınlanma ile birlikte bilginin üretimi bölünmeye başladı ve Kant’la birlikte bu üretim fakültelere ayrıştı. Modern akademinin izlediği bu yol, sosyal bilimler ve doğa bilimleri gibi ayrıştırmalar yarattı ve çalışma alanlarını departmanlara böldü.
Modernitenin bilgi ve üretimi ayırdığı bu nokta, postmodernizm ve eleştirel düşünce ile birlikte eklektik bir biçim aldı. Kültürel çalışmaların farklı birçok disiplini bir araya getirerek modernite reçetelerinin dışında bir üretim metodu geliştirmesi ise kültür üretimini felsefenin ilk eylem biçimine yeniden yakınlaştırdı.
Buradan hareketle kültür, sanat ve bellek sahalarını farklı disiplinlerle birleştirerek eklektik bir metodla çalışmayı hedefleyen bu yapı kendine isim olarak Arkhe’yi seçti. Arabahmet Kültür Evi’nde konuşlanan Arkhe ise, Lefkoşa’nın kalbinde toplumsal hafıza, kültürel miras ve çok-disiplinli sanat pratiklerine odaklanan çalışmaların gerçekleştirilebileceği, iş birliğine açık kullanımları teşvik eden düşünsel ve yaratıcı bir üretim alanı olarak hayal edildi.
ARKHE’NİN Hedefleri
Arkhe’nin iki temel ve öncelikli hedefinden söz etmek mümkün:
- Lefkoşa’nın kentsel ve kültürel mirasını toplumsal hafızaya kazandırıp gündelik yaşamın dinamik bir parçası haline getirmek.
- Lefkoşa’nın sanatsal ve düşünsel zenginliğini yansıtan yaratıcı çalışmaları, üretimleri desteklemek.
Kentlerin sürdürülebilirliğine ilişkin güncel tartışmalar yalnızca etkili çevre, planlama ve koruma politikalarına değil, aynı zamanda toplumsal hafızayı güçlendirmeye odaklanan tarihsel, kültürel ve yaratıcı girişimlere de vurgu yapar. Kentlerin geçmişi ve bugünü arasında köprü oluşturan öykülerle bağ kurmak ve bu bağlara çağdaş yorumlar getirmek kentlilerin aidiyet hislerinin gelişmesine, ziyaretçilerin kültürel mirasa dair farkındalık geliştirmesine ve kentlerin görünürlük kazanıp ayakta kalabilmesini sağlar. Bu anlayıştan hareketle Arkhe, başkent Lefkoşa’ya özgün karakterini kazandıran yapılar, kişiler ve toplumsal olaylar ile ritüellerin gelecek nesillere aktarılabilir şekilde kayıt altına alındığı; bilinmeyenlerin gün yüzüne çıkarıldığı, ve bu öykülerin hem kent sakinleri, hem de ziyaretçilerin erişimine açıldığı bir merkez olmayı hedefliyor.
Öte yandan, kentlerin geçmişini kuran öyküler, gelecekle inşa edilecek yeni ilişkilerin temelini oluşturacak olgu, değer ve düşüncelere de ilham olur. Bu olgu, değer ve düşüncelerin kuşkusuz en etkili ifade kanalını oluşturan sanatsal pratikler, Arkhe’nin kurucu öğelerindendir. Lefkoşa’nın yalnızca kendi geleceği ile değil, aynı zamanda dünyanın geri kalanıyla kurduğu ve kuracağı bağı çeşitli perspektiflerden sorgulamaya, bu bağın olası ve farklı örgütlenme biçimlerine dikkat çekmeyi öncelik kabul eden ve çok-disiplinli yaklaşımların özendirilmesini ilke edinen Arkhe, bu yönüyle çağdaş sanat pratikleri için yenilikçi bir alan sunmayı hedefler. Bir diğer deyişle arzu edilen, toplumsal hafızayı besleyecek çalışmalar ile yaratıcı, kültürel ve entelektüel üretim biçimlerinin her daim birbirini desteklediği ve birbiriyle diyalog halinde olduğu bir işleyiş düzenidir.
Arkhe, tarif edilen hedeflere ulaşabilmek için bünyesindeki farklı mekansal altyapıları, birbirini tamamlayacak şekilde bağımsız araştırmacılar, sanatçılar, yaratıcı girişimciler, sivil toplum ve meslek örgütleri ile kentlilerin kullanımına sunmayı amaçlıyor. Kitaplık ve arşiv aktif bir hafıza merkezinin içerebileceği araştırma ve belgeleme faaliyetlerine alan açarken, galeri, atölye ve sahne alanlarında gerçekleştirilecek sanatsal ve yaratıcı üretim ve performans biçimleri Arkhe’nin merkezinde yer alan çalışmaları derinleştirip onlara yeni bağlamlar kazandıracak. Kent sakinleri ve ziyaretçileri, bu çalışmaların sonuç ürünleriyle yine Arkhe mekanlarının sergileme alanlarında karşılaşabilecek. Café ise mekanın farklı kullanıcılarının yeme-içme ihtiyaçlarını karşılarken bölgede yeni bir buluşma noktası oluşturacak.
Farklı temalar etrafında yaratıcı, disiplinler arası ve eş zamanlı üretimlere ev sahipliği yapmayı amaçlayan Arkhe, içinde bulunduğu çevre ve temas ettiği kitleleri besleyen açık, paylaşımcı, kolektif çalışabilen, üretken ve onarıcı bir mekan olarak düşünüldü. Bu tarifin bir parçası olarak tarihi kent merkezindeki gündelik hayatın yaşayan bir parçası olabilen, bu merkezin dışına etki edebilen, kentin farklı profillerdeki kullanıcıları ile kültür üreticileri arasındaki etkileşimi kolaylaştıran, nitelikli araştırma yaklaşımlarının uygulanmasına olanak sağlayan ve bulunduğu çevreye dinamizm katan mekânsal altyapıları içerme gayretindedir.
Arkhe, Lefkoşa’ya dair eski ve yeni bilgiyi, çeşitli ve birbirini tamamlayan ifade biçimleriyle bugünün bağlamında ele alıp kentle bütünlüklü bir ilişki kurmak için yeni bir fırsat sunuyor.
Arkhe Bünyesindeki Alanlar
Kitaplık ve Arşiv
Kitaplık ve arşiv, Lefkoşa’ya ait aktif bir hafıza merkezi niteliğindedir. Yalnızca eskiye ait olanı çeşitli ve sistematik yöntemlerle belgelemeyi değil, kentin kimliğini oluşturan hikayeleri bugüne kavuşturmayı ve onları zamansız kılmayı hedefler. Bu faaliyetlere yönelik bağımsız çalışmaları misyon ve vizyonu dahilinde destekler. Kitap koleksiyonu Lefkoşa kent tarihinin yanı sıra kent kültürü ve tarihi; mimarlık ve kent tasarımı; çevre ve sürdürülebilirlik ile güncel kent çalışmaları üzerine nitelikli yayınları bir araya getirir.
Sahne
Arkhe’nin tematik programları ile diğer kurum ve kişilerin geliştireceği etkinliklere açık bir gösterim ve performans alanı niteliğindedir. Film gösterimleri, tiyatro oyunları, konserler, söyleşiler ve paneller için uygundur.
Galeri
Arkhe’nin üreteceği proje ve sergiler ile diğer kurum ve kişilerin tasarlayacağı sergilere ev sahipliği yapacak bir cep galeri olarak kurgulanmıştır.
LTB koleksiyonu
Lefkoşa Türk Belediyesi’nin tarihçesine ait önemli belge, yayın ve nesneleri bir araya getiren LTB Koleksiyonu, ziyarete açık modüler bir sergi salonudur. Aynı zamanda söyleşi, toplantı ve atölye çalışması gibi organizasyonlar için kiralanabilir bir alan olarak tasarlandı.
Arabahmet mahallesi ile binanin tarihçesi
Arabahmet Kültür Evi’nin yer aldığı bölgenin tarihi Lüzinyan dönemine dayanır. Mahalle, adını Kıbrıs’ın fethine komutanlık eden ve sonraki yıllarda Kıbrıs valisi olarak görev yapan Arap Ahmet Paşa’dan alır. Osmanlı döneminde bir idari merkez olan Sarayönü’ne yakınlığı nedeniyle mahallede çoğunlukla üst düzey devlet memurları, paşalar, varlıklı kişiler ve seçkin Müslümanlar ikamet ediyordu. Ermeni kilisesinin burada konumlanması ve 19. yüzyıl sonunda gerçekleşen göçle birlikte Ermeni cemaatinin giderek yoğunlaşması nedeniyle bölge zamanla Ermeni Mahallesi adıyla bilinir oldu.
Arabahmet Kültür Evi, 1908 yılında Hanemie Eramian tarafından Kıbrıs Ermeni Piskoposluğu'na bağışlandı. Binada yer alan sahne, 1902’de Kıbrıs Ermeni cemaatinin kurduğu bilinen en eski sosyal kulübe ev sahipliği yaptı. 1964-1987 yılları arasında bina, Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) tarafından kullanıldı. Daha sonra ise yeniden konut olarak işlev kazandı. Birlşemiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın (USAID) desteklediği Lefkoşa İmar Planı ve rehabilitasyon çalışmaları kapsamında iyileştirilen bina, 2000-2002 yılları arasında “Arap Ahmet Kültür Merkezi” olarak faaliyete açıldı. 2014 yılında restore edildikten sonra adı “Arabahmet Kültür ve Sanat Merkezi” olarak değiştirildi.
Bina, Aralık 2023 itibarıyla Arkhe kültür, sanat ve arşiv çalışmaları merkezi olarak kullanılmaya başlandı.